3 Kasım 2011 Perşembe

Adı Geçince Hatırlanan Hayalet Arkadaşlar


Şayet paralel evrende kendimle karşılaşacak olsaydım şu an tanıyor olduğum çoğu kişiyle tanışmamasını söylerdim ona. Gereksiz çünkü şu anda tanıdığım çoğu insan. Gereksiz ve çıkarcı. İşleri olunca konuşup işleri bitince cevap bile vermeye tenezül etmeyen kişiler var hayatımda. Cevap verse de yarım saate falan cevap veren kişiler. Ne güzel arkadaşlık değil mi bu? Yazı yayınlanınca üstüne alınıp bana mı diyorsun diyenler olacak demek isterdim ama o kadar üşengeçler ki şu yazdığım yazıları bile okumaktan acizler. Yani yine kendim kendim kendim yiyeceğim.
Bir adamın yaşamı öldüğünde ne kadar gözyaşı bıraktığıyla ölçülebilir. Ama çoğu kişinin öldüğümden haberi bile olmayacak. Ne Azerbayacan'daki Bella'nın haberi olacak nede İstanbul'daki Damla'nın nede İzmir'deki Ezgi'nin. Hiç birinin haberi olmayacak. Bu da demek oluyor ki arkamdan gözyaşı dökecek fazla insan yok. Yani paragrafın başındaki cümleye dönersek hayatım boktan. Ölçelebilecek birşey yok yani. Ölçüsüz bir hayatta savrulmak benimkisi...